1-İşçinin SGK Primlerinin Eksik Ödenmesi
İşçinin SGK primlerinin eksik ödenmesi konusu tarafımıza sıkça sorulan konulardan biridir. İşverenin, işe başlayan işçinin işe giriş bildirgesini kanunla belirlenen süreler içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirim yükümlülüğü bulunmaktadır. İşveren belirli süreli veya belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalıştırdığı işçileri mevzuat gereğince sigortalı olarak çalıştırmak zorundadır. Aynı şekilde işveren, işçinin SGK primlerini işçinin brüt ücreti üzerinden tam ve eksiksiz yatırmakla yükümlüdür.
2-SGK Primi Eksik Yatan İşçinin Hakları Nelerdir?
İşçinin SGK Primlerinin eksik ödenmesi halinde işçinin birtakım yasal hakları bulunmaktadır. Bunlardan biri iş akdinin işçi tarafından haklı nedenle feshedilmesidir. SGK primi yatırılmayan veya eksik yatan işçi İş Kanunu’nun 24. Maddesinin 2. Fıkrasının e bendi uyarınca iş akdini derhal haklı nedenle feshetme hakkına sahiptir. Yargıtay’ın yerleşik içtihatları uyarınca; işverenin SGK Primini ödememesi veya eksik ödenmesi, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri sebebiyle iş akdinin haklı nedene dayalı olarak feshine sebebiyet veren durumlardan kabul edilmektedir. Bu durumda işçi iş akdini haklı nedenle feshederek kıdem tazminatı ve diğer ücret alacaklarını işverenden alabilir.
Yargıtay, SGK Priminin, İş Kanunu’nun 24. Maddesinin 2. Fıkrasının e bendinde düzenlenen geniş anlamda ücrete dahil olduğunu kabul etmektedir. Geniş anlamda ücret ise; ikramiye, prim, yakacak ve giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil alacağı gibi alacaklardır. Bu sebeple işçinin SGK primi de geniş anlamda ücret tanımı içerisinde yer aldığından İş Kanunu’nun 24. Maddesi uyarınca eksik ödenmesi veya ödenmemesi halinde işçiye iş akdini haklı nedenle feshetme imkanı vermektedir.
İşçinin SGK priminin eksik yatırılması halinde hizmet tespit davası açma hakkı da mevcuttur. SGK Primi eksik yatan işçiler, işverene karşı hizmet tespiti davası açarak eksik ödemelerin tespitini ve düzeltilmesini talep edebilirler. Hizmet Tespit davası 5510 Sayılı Kanunun 86. Maddesinde düzenlenmiş olup, ilgili mevzuat hükmü gereğince; aylık prim ve hizmet belgesi veya muhtasar ve prim hizmet beyannamesi işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içerisinde iş mahkemesine başvurarak, alacakları ilâm ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları dikkate alınır.
Hizmet tespiti davasının işçinin hizmetinin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içerisinde açılması gerekmektedir. Kanunda düzenlenen bu süre hak düşürücü süredir. Hizmet tespit davasında sigorta primlerinin eksik ödendiğinin ispat yükü davayı açan işçidedir. İşçinin eksik prim ödemelerini, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda belirlenen yazılı delille ispat sınırına göre belirlenmek kaydıyla yazılı delille veya tanıkla ispat etmesi mümkündür. Hizmet tespiti davasında görevli mahkeme iş mahkemeleri olup yetkili mahkeme ise davalı işverenin yerleşim yeri veya sigortalı işçinin çalıştığı yer mahkemesidir.
SGK Primi eksik yatan işçi ayrıca ALO 170 Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İletişim Merkezi’ni arayarak SGK primlerinin eksik yattığını kuruma bildirebilir. Bu durumda Sosyal Güvenlik Kurumu işyerinde gerekli denetimleri yaparak eksik prim ödemesinin olup olmadığını tespit eder.
3-İşverenin Sigorta Primlerini Ödememesi Cezası Nedir?
İşverenin sigorta primlerini ödememesi halinde işverene idari para cezası uygulanır. İşçinin sigorta primini ödemeyen veya eksik ödeyen işverene SGK tarafından idari para cezası uygulanır. 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 102. Maddesinin 4. Fıkrası gereğince; işçinin sigorta primlerinin ödenmemesi halinde işverene aylık asgari ücretin iki katı tutarında idari para cezası uygulanır.
4- Sigorta Priminin Eksik Yatırılması Halinde İşverene İdari Para Cezası Verilir mi?
Sigorta priminin eksik yatırılması halinde, işçiler mağdur olmakta, kıdem tazminatlarını eksik alabilmekte ve emekli aylıklarını da eksik ödeme nedeniyle düşük alabilmektedirler.
5510 Sayılı Kanun’un 102/c Maddesi uyarınca sigorta primini eksik yatıran işverene, eksik bildirim yapılan her ay için asgari ücretin 2 katı tutarında idari para cezası, ayrıca gecikme zammı ve cezası uygulanır. İşverenin ödeyeceği para cezası, eksik prim yatırılan süreye göre artış gösterir.
5-SGK Primlerinin Eksik Ödenmesi Hakkındaki Emsal Yargıtay Kararları
SGK Primlerinin Eksik Ödenmesi Hakkında pek çok emsal Yargıtay kararı bulunmaktadır.
SGK Primlerinin Eksik Ödenmesi veya ödenmemesi durumunda işçinin iş akdini haklı nedenle feshedebileceği hakkında Yargıtay 7. Hukuk Dairesi’nin E. 2015/24399 K. 2016/1015 Sayılı İlamında; ‘’İşçinin ödenmeyen işçilik hakları sebebiyle iş sözleşmesini haklı olarak feshedip feshetmediği konusu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
4857 Sayılı İş Kanununun 24. maddesinin (II) numaralı bendinin (e) alt bendinde sözü edilen ücret, geniş anlamda ücret olarak değerlendirilmelidir. İkramiye, prim, yakacak yardımı, giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil gibi alacakların ödenmemesi durumunda da işçinin haklı fesih imkânı bulunmaktadır.İşçinin sigorta primlerinin hiç yatırılmaması veya eksik bildirilmesi, sosyal güvenlik hakkını ilgilendiren bir durum olsa da Dairemizin 1475 Sayılı Kanun döneminde istikrar kazanmış olan görüşü, 4857 Sayılı İş Kanunu döneminde de devam etmekte olup, sigorta primlerinin hiç yatırılmaması, eksik yatırılması veya düşük ücretten yatırılması hallerinde de işçinin haklı fesih imkânı vardır.
Somut olayda, davacı işverene çektiği 02.02.2010 tarihli ihtarnamesinde, kendisinden yapılan haksız ücret kesintisine ve SGK primlerinin gerçek ücret üzerinden değil asgari ücret üzerinden yatırılmasına yaptığı itirazın sonuçsuz kalması nedeniyle, iş akdini haklı sebeple feshettiğini bildirmektedir. İşçinin sigorta primlerinin gerçek ücreti üzerinden yatırılmaması işçi yönünden haklı fesih nedenidir. ‘’
Yönünde hüküm verilmiştir.
SGK Primlerinin eksik ödenmesi sebebiyle açılacak olan hizmet tespiti davasında ispata dair Yargıtay 10. Hukuk Dairesi’nin E. 2023/226, K. 2023/1342 Sayılı ilamında;
‘’1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hizmet ve sigorta primine esas kazanç tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.Hizmet tespitine ilişkin talebin yasal dayanağı 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçiş hükümlerini içeren Geçici 7. maddesi gereğince 506 Sayılı Kanun’un 79/10. ve 5510 Sayılı Kanun’un 86/9. maddeleri olup Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.
2. Bu tür davalarda mahkemece yapılacak iş, davacıyla ilgili varsa tüm belge ve kayıtlar işverenden istenilmeli, çalışmanın gerçekleştiği ileri sürülen işyerinin Kurum nezdinde bulunan dosyası, işverence hazırlanması gerekli ücret ödeme bordroları, puantaj kayıtları ve diğer kayıtlar getirtilmeli, dönemsel sigorta primleri bordrosuyla veya aylık prim ve hizmet belgesiyle bildirimleri yapılan sigortalılar tanık sıfatıyla dinlenilmeli, Kurum müfettişlerince inceleme yapılıp yapılmadığı sorulmalı, inceleme yapılmışsa belgeler getirtilmeli, aynı çevrede faaliyet yürüten ve davacının çalışmasını bilebilecek durumda olan tarafsız nitelikte başka işverenler ve bordrolu çalışanlar yöntemince saptanarak tanık sıfatıyla dinlenilmeli, işçilik alacaklarına ilişkin dava dosyasının varlığı araştırılarak celbedilmeli ve işçilik hakları davasında dinlenen tanıkların anlatımları ile bu dosyada bilgi ve görgüsüne başvurulan tanıkların anlatımları karşılaştırılmalı, varsa çelişki giderilmeli, yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, iş yerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliği nazara alınmalı, işin mevsimlik olduğu anlaşılırsa dönemleri belirlenmeli, bu dönemde davacı ile işveren arasındaki sözleşmenin askıda olduğu ve mevsimlik dönemlerde hak düşürücü sürenin işlemeyeceği göz önünde bulundurulmalı; böylelikle; çalışmanın varlığı, başlangıç ve bitiş tarihleri, mevsimlik mi, sürekli mi olduğu, yapılan işin kapsam ve niteliği de nazara alındığında kısmi çalışma mümkün olduğundan kısmi ve kesintili olup olmadığı yöntemince araştırılmalıdır.
3. Sigorta primine esas kazanç tespiti istemi yönünden ise;
Davanın yasal dayanaklarından olan 506 Sayılı Kanun’un “Prime Esas Ücretler” başlığını taşıyan 77. maddesinin 1. fıkrası ile 5510 Sayılı Kanun’un “Prime Esas Kazançlar” başlıklı 80. maddesinin 1. fıkrasında, sigortalıların prime esas kazançlarının nasıl belirleneceği açıklanmıştır. Diğer taraftan 506 Sayılı Kanun’un 79/10. ve 5510 Sayılı Kanun’un 86/9. maddelerine dayalı olarak açılan bu tür hizmet tespiti davalarında kesinleşen mahkeme ilamı, işverence Kuruma verilmeyen belgelerin yerine geçecek nitelikte olduğundan hükümde ayrıca 77. ve 80. maddelere göre hesaplanacak olan 1 günlük ücretin belirtilmesi de gerekmektedir. 1086 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun; 288. maddesinde, bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri belir bir tutarı geçtiği takdirde, senetle kanıtlanması gerektiği, bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri, ödeme veya borçtan kurtarma (ibra) gibi herhangi bir sebeple belirli bir tutardan aşağı düşse bile senetsiz kanıtlanamayacağı bildirilmiş, 289. maddesinde, 288. madde uyarınca senetle kanıtlanması gereken konularda yukarıdaki hükümler hatırlatılarak karşı tarafın açık muvafakati durumunda tanık dinlenebileceği, 292. maddesinde de, senetle kanıtlanması zorunlu konularda yazılı bir delil başlangıcı varsa tanık dinlenebileceği açıklanarak delil başlangıcının, dava konusunun tamamen kanıtlanmasına yeterli olmamakla birlikte, bunun var olduğunu gösteren ve aleyhine sunulmuş olan tarafça verilen kağıt ve belgeler olduğu belirtilmiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 200. ve 202. maddelerinde de bu düzenlemeler korunmuştur.
Kuruma ödenmesi gereken sigorta primlerinin hesabında gerçek ücretin/kazancın esas alınması gerekmekte olup hizmet tespiti davalarının kamusal niteliği gereği, çalışma olgusu her türlü kanıtla ispatlanabilmesine karşın ücret konusunda aynı genişlikte ispat serbestliği söz konusu değildir ve değinilen maddelerde yazılı sınırları aşan ücret alma iddialarının yazılı delille kanıtlanması zorunluluğu bulunmaktadır. Ücret tutarı maddede belirtilen sınırları aştığı takdirde, tespiti gereken gerçek ücretin; hukuksal geçerliliğe sahip olarak düzenlenmiş bulunmaları kaydıyla, sigortalının imzasını içeren aylık ücreti gösteren para makbuzları, banka kayıtları, ticari defter kayıtları, ücret bordroları gibi belgelerle kanıtlanması olanaklıdır. Yazılı delille ispat sınırının altında kalan miktar için tanık dinlenebileceği gibi, tespiti istenen miktar sınırı aşsa dahi varlığı iddia edilen çalışmanın öncesine ve sonrasına ait yazılı delil başlangıcı sayılabilecek belgeler bulunuyorsa tanık dinlenmesi mümkündür. Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 20.10.2010 gün ve 2010/10-480 Esas – 2010/523 Karar, 20.10.2010 gün ve 2010/10-481 Esas – 2010/524 Karar, 20.10.2010 gün ve 2010/10-482 Esas – 2010/525 Karar, 19.10.2011 gün ve 2011/10-608 Esas – 2011/649 Karar, 19.06.2013 gün ve 2012/10-1617 Esas – 2013/850 Karar sayılı ilamlarında da aynı görüş ve yaklaşım benimsenmiştir.
Yönünde karar verilmiştir.
Bu yazımızda SGK primlerinin eksik ödenmesi halinde işçilerin hakları ve işverenlerin karşılaşacağı hukuki yaptırımlara kısaca değinilmiş olup, bu konuda detaylı bilgi için iş hukuku alanında uzman avukatlar ile iletişime geçilmesi tavsiye edilir.